Başıma ağrılar
giriyor fakat çıkmak bilmiyorlar. Başımı ellerim arasına daha sık alıyorum
artık. Eskisinden bile çok düşünüyorum. İnsan, kalabalıklaştıkça yalnızlaşıyor
çünkü. Bazen kendime vakit ayıramamaktan yakınıyorum. Ama çevrenin kargaşasının
içimin çığlıklarını bastırdığını da biliyorum en azından duymuyorum diyorum. Karar
vermek güç. Ben bile tanıyamıyorum ellerimi bazen. Aynaya bakan ben değilim,
öyleyse tüm aynalar kırılsın. Aynı kalbim gibi. Aslında kırgınlık değil bu. Sadece
düşünüyorum onu o kadar.
Yürüdüm. Yürüdüm. Yürüdüm.
Ve çok uzun süre düşündüm.
Ağzımdan tek kelime çıkmadan,
güneşi gece karanlığına davet ettiğim zamanlar oldu. Kalbimi açtığım kim olduysa,
hissimde kalan tek şey yüzüme vuran soğuk rüzgarlar oldu. Bir düğümden fazlası
var boğazımda; sustuğum sözcükler, yutkunduğum fikirler ve kaçırdığım bakışlar
var.